MİLLİ Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, eğitim- öğretim sürecinin herkesin dayanak olması gereken bir süreç olduğunu belirterek, “Yerel idare seçimleri yaklaşıyor. Ben mahallî yöneticilere, idarelere aday olan arkadaşlardan eğitim öğretim süreçleriyle ilgili projelerini kamuoyuyla paylaşmalarını ve bu sürece takviye olmalarını istiyorum” dedi.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere Yüksek Süratli Tren (YHT) ile Sivas’a geldi. Bakan Tekin birinci olarak Sivas Valiliği’ni ziyaret etti. Valilik Gurur Defteri’ni imzalayan Bakan Tekin, daha sonra Vali Yılmaz Şimşek ve birinci protokolü ile basına kapalı görüşme gerçekleştirdi. Bakan Tekin, görüşmenin akabinde ise Valilik Toplantı Salonu’nda Vilayet Eğitim Kıymetlendirme Toplantısı’na katılarak merkez ve ilçe ulusal eğitim müdürleri ile bir ortaya geldi. Basına kapalı gerçekleştirilen toplantının akabinde gazetecilere açıklamalarda bulunan Bakan Tekin, bakanlığa başladığı tarihten itibaren Türkiye’nin tamamını dolaştıklarını söyleyerek, “Bu kapsamda da bugün Sivas’taydık. Sivas’ta eğitim- öğretim sürecinin niteliğinin arttırılması manasında alınması gereken önlemlerle ilgili olarak bakanlığımızın taşra teşkilatı olan Vilayet Ulusal Eğitim Müdürlüğü bünyesindeki ilgili şube müdürü ve müdür yardımcısı arkadaşlarla birlikte çok ayrıntılı bir kıymetlendirme yaptık. Sivas’ta 21 yıl evvelki derslik sayısının şu anda yaklaşık yüzde 50 üzerindeyiz. Kaldı ki öğrenci sayısının azalmış olmasına karşın bu noktadayız. Göstergeler Türkiye ortalaması açısından bakıldığında Sivas’ta hem derslik başına düşen öğrenci sayısı itibarıyla hem öğretmen başına düşen öğrenci sayısı itibarıyla OECD ortalamalarının üzerinde bir sayıyla karşı karşıyayız. Ancak coğrafyanın genişliğinden kaynaklanan lokal gereksinimler var. Onları da biraz evvel masaya yatırdık. Onlarla ilgili de gerekli önlemleri alacağız” sözlerini kullandı.
‘OKULLARIMIZ İNŞAAT TEKNOLOJİSİ MANASINDA BİRİNCİ SINIF’
Eğitim ve öğretimde 21 yıl öncesiyle kıyaslanamayacak bir tablo ile karşı karşıya olduklarını söyleyen Bakan Tekin, “Geçtiğimiz hafta bir televizyon programında da söylemiştim. 2001- 2002 yılında ‘Cumhuriyetin yüzüncü yılına mektuplar’ başlığıyla PTT’nin başlattığı bir kampanya kapsamında o periyot öğretmen, öğrenci ve velilerden yüzüncü yılın Ulusal Eğitim Bakanlığı’na yazılmış mektuplar elimize geçti. PTT tarafından gönderildi. Okuduğumda inanın içim acıdı. Çok değil, 21 yıl evvel öğretmenlerimiz çalıştıkları okullarda fare istilasından, elektriklerinin olmamasından, su olmamasından bahsediyor. ‘İnşallah yüzüncü yılda Türkiye’de bu tıp sorunlarla karşı karşıya bulunmayız’ diyorlar. Şu anda okullarımızın büyük bir çoğunluğu doğal gaz ve inşaat teknolojisi manasında da nitekim birinci sınıf. 6 Şubat zelzeleleri de dahil zelzelelerin hiçbirinde, bu tarihten sonra yapılan okullarımız neredeyse hasar görmediler. Bu inşaat kalitesi, yapı kalitesi açısından da tabloyu gösteriyor. Bütün bunları görünce Sayın Cumhurbaşkanımıza eğitim- öğretim süreçlerine olan katkısından ötürü Ulusal Eğitim Bakanı, bir eğitim gönüllüsü, bir veli olarak bir sefer daha teşekkür etmek istiyorum” diye konuştu.
‘ADAYLAR EĞİTİM İLE İLGİLİ PROJELERİNİ KAMUOYUYLA PAYLAŞSINLAR’
Milli Eğitim Bakanlığı’nın projelerine birçok belediyenin dayanak olduğunu söyleyen Bakan Tekin, “Bir parantezde belediye liderlerine açmak istiyorum. Biz Ulusal Eğitim Bakanlığı olarak vilayetlerde muhtaçlık duyulan yerlerde okul yapmak için bütçeden hisse alıyoruz. Yatırım bütçesi oluşturuyoruz. Lakin birçok yerde belediye liderlerimizin bize takviye olduğunu görüp keyifli oluyoruz. Kimi belediyelerle de bu bahiste sorun yaşıyoruz. Okul yapacağız, yatırım bütçemiz var, arsa üretemiyoruz. Arsa üretiyoruz, imar ve iskan üzere mahallî idarelerden kaynaklanan sorunlarla karşı karşıya kalıyoruz. Okullarımızın belediyeler tarafından yapılması gereken masraflarının karşılığında bizden istenen sayıların çok yüksek olduğu belediyelerle karşı karşıya kalıyoruz. En son Eskişehir’de, İzmir’de yaşadığımız problemler var. Bütün bunları göz önünde bulundurarak ben, ‘eğitim ve öğretim süreci, mahallî idaresinden verisine, iş adamından hayırseverine, sivil toplum örgütünden, kamu kurumlarına kadar daima bir arada dayanak olmamız gereken bir süreç’ diyorum. Mahallî idare seçimleri yaklaşıyor. Ben mahallî yöneticilere, idarelere aday olan arkadaşlardan eğitim- öğretim süreçleriyle ilgili projelerini de kamuoyuyla paylaşmalarını ve bu sürece takviye olmalarını istiyorum” sözlerini kullandı.
