Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) kapsamında yürütülen sulama yatırımları sayesinde üretim çeşitliliğinin arttığı Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde devlet dayanaklı seralarda üretim yapılıyor.
GAP kapsamında yapılan Suruç Tüneli aracılığıyla Atatürk Barajı’ndan alınan su Suruç Ovası’na hayat veriyor.
Yatırımlarla büyük bir kısmının sulandığı ilçede, pamuk, zerzevat, mısır ve buğday en fazla yetiştirilen eserler ortasında yer alırken, çiftçiler alternatif eserlere yönelmeye başladı.
Suruç Kaymakamlığı bünyesinde İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ile GAP Bölge Kalkınma Yönetiminin dayanaklarıyla kurulan 8 serada çiftçiler üretimlerini sürdürüyor.
Birer dönüme kurulan seralarda 4 mevsim eser yetiştirebilen çiftçiler, küçük üniteden yüksek gelir elde etmeye başladı.
Bu projeyi örnek alan çiftçilerin de katılmasıyla ilçedeki sera sayısı 30’a ulaştı.
İlçe Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Murat Yahlizade, AA muhabirine, Suruç Ovası’na 2012 yılında suyun gelmesiyle ilçede tarımda hareketlenmenin başladığını söyledi.
Suyla birlikte kuru ve boş olan bozkır alanların yeşillenmeye başladığını aktaran Yahlizade, suyun vatandaşların iktisadına de can verdiğini belirtti.
Kendi topraklarında üretime başladılar
Mevsimlik personel olarak ilçe dışına giden çiftçilerin suyla bir arada artık kendi toprağında üretime başladığını anlatan Yahlizade, “Bununla bir arada gelir seviyemiz yükselmeye başladı. Ovamızda, pamuğumuz, mısırımız, buğdayımız, zeytinimiz, kuraklığa güçlü olan fıstık, üçte iki oranında gelişmeye başladı. Kaliteli olmaya başladı. Vatandaş pamuk, buğday, mısır kaldırarak ekonomik refaha ulaştı. Bu da ister istemez toplumsal kültürel yaşantısına yansıdı.” dedi.
İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü olarak küçük toprakları olan çiftçileri ünite alandan büyük oranda randıman elde etmek için serayla tanıştırdıklarını lisana getiren Yahlizade, “8 çiftçimize birer dönüm olmak üzere sera projesi hazırladık. Buradaki amaç kitlemiz bilhassa bu işi yapabilen, yapmaya meyilli olan, aile sayısı buna uygun olan şahısları tercih etmeye çalıştık. O istikamette çalışmalarımızı yaptık. Müracaatları aldık. O manada istediğimiz gayelere ulaştık. Maksat kitlemizi bulduk, onlarla buluştuk. Projemizi yaptık. Projemiz kabul gördü ve çiftçilerimize yüzde 70 hibeyle anahtar teslimi yaptık.” diye konuştu.
İlçede yaklaşık 30 seranın bulunduğunu aktaran Yahlizade, şöyle devam etti:
“Çiftçilerimiz bunu örnek alarak kendileri de sera yapıyor. Gelirini görüyor. Yeni projelerimiz olacak. 2024 yılının çiftçilerimiz için üretimin, üreticinin yılı olacağı kanaatindeyim. Üreticilerimizin müracaatlarını alacağız, inşallah onları yeni seralara kavuşturacağız. Bizim buradaki çalışmamızın temel noktası bir kıvılcım başlatmaktı. Bu kıvılcımın da çoğalmasıydı. Bunu şu anda görüyoruz.”
Çiftçi Hacı Arslan, 2021 yılında İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünün başlattığı projeden aldığı takviyeyle kendi serasını kurduğunu kaydetti.
Arslan, tahıl eserlerine oranla serada yetiştirdiği zerzevattan daha çok gelir elde ettiğini, yılda en az 2 devir eser yetiştirdiğini lisana getirdi.
Çiftçi Ahmet Arslan ise bir dönüm üzerine kurduğu serada geçimini sağladığını kaydetti.
Çevresindeki çiftçilerin de kendisini örnek alarak sera kurduğunu söyleyen Arslan, mısır ve pamuğa nazaran seracılığın daha çıkarlı bir iş olduğunu söz etti.
